MEB’in geçen hafta paylaştığı proje okullarına öğretmen ataması ile ilgili atama kılavuzunun ve takvimin yayınlanması üzerine öğretmenlerden ve sendikalardan yıllardır düzelmeyen bu atama sistemine dair haklı tepkiler gelmiştir. Bu tepkiler üzerine açıklama yapan Yıldırım Kara, “Öğretmen yurttaşlarımızdan gelen şikayetler gösteriyor ki büyük vaatlerle açılmış olan proje okulları, iktidarın kendi yandaş öğretmenlerini, herhangi bir değerlendirmeye tabi tutmadan ataması ile kadrolaşmanın önemli bir aracı haline gelmiştir.
İlgili yönetmelikte proje okulları, ‘yurt içinde ve yurt dışında yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşmaları çerçevesinde kurulan ve ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar ile belirli eğitim reformu ve programları uygulayan okulların ‘proje okulu’ olarak belirlenmesi’ şeklinde tanımlanmış ve amacı açıklanmıştı. Dahası, halihazırda nitelikli olan birçok okulumuz da proje okul statüsüne geçirilmişti.
Bugün geldiğimiz noktada proje okulları, hem sayılarının oldukça artması hem de kadroların liyakatsiz bir biçimde, usul ve esaslara uyulmaksızın, doldurulmasıyla kurulma amaçlarını sağlayamamış ve niteliksizleştirilmiştir. Bu okulların sayısı 2 bini aşmış bulunmakta fakat içeriklerine, başarılarına, üretimlerine dair ne gibi sonuçlar alınıyor? Eğitimin kalitesi ve teknik altyapı yeterince sağlanabiliyor mu, uluslararası projelerde üretim yapmalarını sağlayacak yeterli bütçe alabiliyorlar mı? Biliyoruz ki, yetersiz kapasite ve bütçelere rağmen sürekli yapılan kontenjan artışları, adrese teslim hazırlanmış akademik ilanlar ve üstten atanan kadrolar, eğitimin her aşamasında uzun yıllardır uygulanan ve eğitimin kalitesini düşüren iktidarın politikalarının bir sonucudur.”dedi.
YILDIRIM KARA: PROJE OKULLARINDA ATAMALAR HANGİ KRİTERLERE GÖRE YAPILIYOR ?
Öğretmen atamalarında belirlenen şartların bir kriter sayılabilecek nitelikte olmadığına ve öğretmenlerin, sendikaların taleplerinin dinlenmesi gerektiğine dikkat çeken Yıldırım Kara, “Öğretmenler, atamaların iktidara yakın bir sendikanın içinden adeta bir ‘atama havuzu’ oluşturularak yapıldığını ve herhangi bir ‘referansı’ olmayan öğretmenlerin koşulları sağlasa dahi atanmadığını ifade etmektedirler. Milli Eğitim Bakanlığı geçtiğimiz hafta bir atama kılavuzu yayınlamış, başvurmak için istenen şartlar arasında 4 yıllık kadrolu öğretmen olma şartı dışında kayda değer bir şey göremiyorsunuz. O zaman bu atamalar tam olarak hangi kriterlere göre yapılıyor?
Öğretmenlerimizden yapılacak bir sınav ile birlikte oluşturulacak bir puan tablosu neticesinde atamalar yapılsın şeklinde talepler geliyor, kendi adil sistemlerini kendileri oluşturmaya çalışıp bakanlığa bu taleple gidiyorlar. Fakat MEB bu süreçte herhangi bir sendikayla veyahut öğretmen grubuyla görüşüp talepleri dinlemek ve ortak bir atama planı çıkarma konusunda oldukça gönülsüz. Gelinen noktada, nitelikli eğitim sunan okullarımız "proje okulu" statüsüne getirilmiş, ardından iktidarın yönettiği atama süreçleriyle içleri boşaltımış; birçok öğrenci ve öğretmen mağdur olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu adaletsiz yürüyen sürece dair ilgili kadrolar hakkında kamuoyunu şeffaf bir şekilde bilgilendirmesi ve daha liyakatli ve usulleri belli bir atama yönetmeliği planlaması gerekiyor." dedi.
YORUMLAR