Geçen yılın kasım ayında yapılan operasyon sonrası, içlerinde gazetenin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar, halefi Murat Sabuncu, yayın danışmanı Kadri Gürsel ve muhabir Ahmet Şık’ın da olduğu, 17’si Cumhuriyet çalışanı 19 kişiye dava açıldı.
İstanbul 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 28 Temmuz’da yapılan ilk duruşmasında tahliyelerin yanı sıra icra kurulu başkanı Akın Atalay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel ve Ahmet Şık’ın tutukluluğunun devamına karar verildi.
Gazetecilik faaliyetlerinin yargılandığı davanın duruşması öncesi, Dışarıdaki Gazeteciler inisiyatifi bir video hazırlayarak Cumhuriyet’çilere destek çağrısı yaptı.
‘Hepsini istiyoruz’
Twitter’da ‘#11EylüldeHepsiniİstiyoruz’ etiketiyle dolaşıma sokulan videoda, ‘Hakikat’ isimli bir gazetede tutuklu isimlerin neden suçlandıkları haber kupürleri formatında anlatılıyor.
Gazetede, Türkiye’de 160 gazetecinin tutuklu olduğu, OHAL’in muhalifleri susturmak için kullanıldığı, yasama, yürütme ve yargının ardından devleti halk adına denetleme görevi nedeniyle ‘dördüncü kuvvet’ denen medyanın ‘kelepçeli’ olduğu haberleri yer alıyor.
‘Hep gerçeğin peşinde’
Gazetede ‘her dönemin mahpusu’ gazeteci Ahmet Şık için özgürlük talep edilirken, muhabir “Korku imparatorluğunu tesis etmek için hapse atılan gazeteci” ve “Meslek hayatı boyunca gerçeğin peşinde oldu” sözleriyle anlatılıyor.
Gazetede, Cumhuriyet’in yayın yönetmeni Murat Sabcuncu için “Bu manşeti niye attın” manşeti yer alıyor.
Hatırlanacağı üzere iddianamede ‘delil’lerin büyük çoğunu haberler ve köşe yazıları oluştururken, duruşmada da gazetecilere attıkları manşetler üzerinden ‘hesap sorulmuştu.’
OHAL vurgusu
Gazetede Cumhuriyet’çilere uygulanan tecrite, mektup yasaklarına ve kitap kısıtlamalarına da dikkat çekildi.
‘Hakikat’, gazetecilerin işssiz bırakıldığını, OHAL’de yayınevlerinin kapatıldığını ve günde ortalama yedi kişinin sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındığını da bildiriyor.
YORUMLAR