Gerçek Haberci'nin haberine göre, Turuncu TV’de yayınlanan Gerçek Haberci İle Gündem programında Gazeteci Serdar Öztürk, Gazeteci Süleyman Gençel ve Gazeteci Adem Nakçı gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Gazeteci Öztürk, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kabul etmeyen birisi genel sekreter olur mu? Bu aslında var olan sekreterin koltuğunu sağlamlaştırmak. Bir süredir İzmir’de bazı bürokratlarının değişeceğine dair sözler var. Onun önünü kesmenin çözümü budur. Büyükşehir’i siyasiler değil bürokratlar yönetiyor. Başkanın da başını derde sokuyorlar. Bu bir tercih meselesidir” dedi. Süleyman Gençel ise konu hakkında Şu anki genel sekreter Buğra Gökçe’nin kurduğu ilişki ağları nedeniyle değişeceğini düşünmediğini aktardı.
Gençel, “Bunlar son derece çirkin binalar”
Gençel, Kordon, Karşıyaka’daki Alaybey ve Yalı Mahallesi keza Mustafa Kemal Sahil Bulvarı gibi yerlerde binaların 6 ya da 7 katlı olduğunu hatırlattı ve şöyle konuştu:
“Orada bir bitişim nizam var, bunlar son derece çirkin binalar. Bir plan var. Plan şu şekilde, ‘Adapazarı’ndan yeniden bir imar yapalım. 5 tane yan yana apartman varsa bir adada toplayıp 2 ya da 3 kat fazla imar verelim. Bu binalar toplandığında da yanları boş kalsın içeriye hava girsin, düzenli bir otopark oluşturulsun.’ Bu biraz mantıklı olabilir. Bunu Kadıköy Bağdat Caddesi’nde yapıyorlar; ama Bağdat Caddesi’nin şöyle bir avantajı var, binaya bir kat eklenince o eklemiş olduğun kat 10 milyon dolara satılıyor. Zaten müteahhit artan kattan kazandığı para ile her şeyi yapabiliyor.”
Nakçı, “Teorikte çok güzel; ama pratikte imkânsız”
Gazeteci Adem Nakçı, “Bu sistem teorikte çok güzel; ama müteahhit bırakıp gidebiliyor. Bağdat Caddesi’nde yarım kalmış binalar var. Teorikte çok güzel; ama pratikte imkânsız” görüşlerini aktardı.
Bu alanlarda kat arttıkça altyapının gelişmesi gerektiğine dikkat çeken Öztürk, “Siyasette de gidelim vatandaşın sorununu çözüyormuşuz gibi yapalım diyorlar. İmar verdiğinde biz kanalizasyonu suyu geliştirmeyeceğiz demiyorlar. Zaten barajların doluluk oranı belli, su sorunu çıkmaya başlayacak. 10 senede 2 kişilik ev 5 kişiye çıkacak. Otobüs seferleri ona göre olması gerekiyor” sözlerine yer verdi.
Uzun, “Mahkeme kayıtları kayboldu”
Gazeteci Pelin Uzun Rıza Bey Apartmanı’nın mahkeme kayıtlarının kayıp olduğunu aktararak, “Konut tesliminden de memnun değiller. Herkesin metrekareleri düştü. Memnun olmayanların çoğunun aileleri öldüğü için daire derdinde değiller ve susuyorlar” diye konuştu.
“Bayraklı'da alınan karar İzmir'e mahkeme kararıyla yayılabilir”
Şu anki iktidarın amacının kat sayısını arttırarak rant sağlamak olduğunu vurgulayan Öztürk, şöyle konuştu:
“Bunu açıkça söylüyorlar. Bildiğim kadarıyla CHP’nin böyle bir modeli yok. Açıkladıkları yerel yönetimler modelinde yaşanabilir kentleri söyledi. O zaman bu ortaklıkta iktidar partisi değil muhalefet partisi fikir değiştirmiş oluyor. Şehrin imar rantı konusunda iktidar ve muhalefetin aynı noktaya gelmiş olması ilgi çekici. Bu tartışmalar yarın İzmir Büyükşehir Belediye’sinin binası için de olacak. AK Partililer burada haklı, sadece şehrin içinde bir bölgeye böylesine bir avantaj sağlarsanız bu anayasaya aykırı bulunup şehrin tamamına yaygınlaştırılır. Muhtemelen mahkemeye başvurmuşlardır ve bütün şehre bu imar değişikliği kararı yayılabilir. Bunun sonucu iyi mi olacak? Çok da iyi olmayacak. Yeni bir yeri planlamak daha kolay, zaten altyapısı yetersiz olan bir bölgede nüfus iki katına yükseldiğinde nasıl kaldıracak?”
“Teorik anlamda kurların olacağını bile tahmin edemiyoruz”
Gençel, dövizin Erdoğan konuştuğu için değil Türkiye’ye yeni bir ekonomik model denediği için yükseldiğine dikkat çekerek, “Daha doğrusu böyle bir ekonomik model olduğu iddiası var ve bu yeni bir program olarak lanse ediliyor. Bu sabah düştü çünkü Merkez Bankası el altından müdahale etti. Dolar 10 TL olacak diyen insanları dava ettiler 20 TL olacak diyenleri de sanırım sürgün edecekler. İnsanın aklı almıyor. Artık teorik anlamda ne olacağını bile tahmin edemiyoruz” dedi.
“Devlet bürokrasi ağırlıklı yönetilmiyor”
Faiz konusunun İslamcı perspektiften gelen bir şey olduğunu söyleyen Gençel üzerine konuşan Öztürk, “Hazine bürokrasisi ve Maliye bürokrasisi devletin gelirini ve giderini inceliyor. Şimdi devlet bürokrasi ağırlıklı yönetilmiyor. Erdoğan’ın bir cümlesi var eskiden iktidarlar ekonomik gerçeklere göre pozisyon alırlardı şimdi ise Erdoğan’ın sözüne göre devlet bürokrasisi yapı oluşturmaya çalışıyor” açıklamasını yaptı.
YORUMLAR