Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Salonu gerçekleşen panele Eski Bakan Işılay Saygın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar, Konak Belediye Başkanı Sema Pektaş, EBSOV Kadınlar Birliği Başkanı İhsan Özduran, EBSOV Meclis Başkan Yardımcısı Işın Yılmaz ve EBSOV Kadınlar Birliği üyeleri katıldı.
Hürriyet Gazetesi Yazarı Ayçe Dikmen’in modoratörlüğünde gerçekleştirilen panelde, Eski Bakan Işılay Saygın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar ve Konak Belediye Başkanı Sema Pektaş “Kadına Seçme Seçilme Hakkı’nın” verilmesi hakkında konuşmalar yaptılar.
ÖNCE KADIN İSTEYECEK
Daha fazla kadın siyasetçi olsaydı, dünya çok daha iyi bir yer olurdu diyerek konuşmasına başlayan Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar: Siyasi partilerin kadınlara karşı ayrımcı duruşlarının yanı sıra, Türk toplumunun geleneksel ataerkil yapısı ve bence en önemli etken olan kadınların karar verme mekanizmalarında siyasal katılıma isteksizleri, parlamentoda kadın temsili oranının az olmasının önemli etkenlerindendir. Önce kadın isteyecek. “Çünkü kadın isterse, başarır. “Çünkü her şey hayal etmekle başlar… Bir şeyi gerçekten istemek için önce “İnanmak” Ve “İnanmak” için de “kendine güvenmek” gerek. Bu duyguların altından kalkabilmek için de alt yapı çalışmalarının fedakarca ve itinayla gerçekleştirilmesi lazım. Yani okumak, araştırmak, eylem içinde olmak ve gözlemlemek gerek. “Yaşam boyu eğitim” felsefesini benimsemek bizleri, yalnızca siyasal alanda değil hayatımızın her alanında canlı ve yukarda tutacaktır.” Sözlerine yer verdi.
KADIN DAYANIŞMASI ÇOK ÖNEMLİ
Siyasette kadın dayanışmasının çok önemli olduğunu da vurgu yapan Uyar: Birçoğunuz biliyor ki ben, Ege Kadın Dayanışma Vakfı Yönetim Kurulu üyesi olarak çalışmalar yürüttüm. Kadın dayanışmasının ne olduğunu ve ne gibi katkıları olduğunu çok iyi bilirim. Bu yüzden her zaman söylediğim gibi benim kadınlara olan bir borcum var. Belediye Başkanlığı görevimi de bir vatan borcu olarak görüyor, önce yaşadığım ilçe Urla’ya sonrasında da pozitif ayrımcılık yaparak kadınlara borcumu ödüyorum. Yalnızca aynı partiden değil, farklı partilerden kadınların dayanışması sağlandığı zaman kadınların gerçekten siyaset üretebilecekleri bir alana sahip olacaklarını düşünüyorum. Çünkü̈ kadınların, erkek egemen bir alanın karşısına birleşmiş̧ ve örgütlenmiş biçimde durmaları kadınları daha güçlü kılacaktır.
KADINLAR ÖLMEK DEĞİL, YAŞAMAK İSTİYOR
Dünya çok hızlı gelişiyor ve bundan da en fazla zararın kadınlar olduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke: “ Bu değişimden kadınlar eğitim alanında, sağlık alanında, ekonomik özgürlükler alanında, şiddet görme alanında çok somut biçimde çok etkileniyor. Savaş Türkiye’nin kapısında ve savaş önce kadını etkiliyor. Bugün vermemiz gereke mücadele daha önemli ve daha güçlü olmak zorundadır. Kadınlar ölmek değil, yaşamak istiyor. Biz dışlanmak değil ortak olmak istiyoruz. Biz unutulmak değil kabul edilmek istiyoruz. Biz baskı değil özgürlük istiyoruz. Açıkçası biz kadınlar insan hakları istiyoruz. Biz kadınlar dünyayı kalın fırçalarla değil ince fırçalarla mezarlar değil çiçekler çizerek beslemek durumundayız. Maalesef kadın ailesinden, zamanında ve parasından vazgeçmek zorunda bırakılarak siyasete davet ediliyor. İşte önce çözmemiz gereken bu zemindeki eşitliktir. Eğer ailede eşitlik yoksa o zaman aileniz ve siyasetiniz arasında seçim yapmak zorunda kalıyorsunuz” dedi.
KADIN ERKEK DİYE ÜLKEMİZ HİÇBİR ZAMAN İKİYE BÖLÜNMEMELİDİR
Cinsiyet eşitsizliği konuşunda çalışmalarımıza rağmen bugün hala eşitsizliğin üzülerek devam ettiği görmekteyiz diyen Eski Bakan Işılay Saygın: “her ne kadar eşitsizlik insan hakları sorunu olsa da yapısal olarak temelde ekonomi ile de bağlantılıdır. Kadın erkek diye ülkemiz hiçbir zaman ikiye bölünmemelidir. Fakat doğumuzla batımız aramızda çok fark var. Ve bunu da eğitim ile aşabiliriz” ifadelerini kullandı.
KANUNDA EŞİTLİK YAZMANIN YETERLİ OLMADIĞINI GÖRÜYORUZ.
Biz kadınlar kaybediyoruz, kaybettikçe köşemize çekiliyoruz ama kaybede kaybede kazanmayı öğreneceğiz diyen Sema Pekdaş: “Kadın Seçme ve Seçilme Hakkı’nın 81. Yılında yine birlikteyiz, yine çalışıyoruz. Ama gözüken o ki daha çok çalışmamız lazım. Mücadele ediyoruz. Bu mücadele Türkiye’de demokrasi mücadelesidir. O yüzden bizimde yolumuz uzun ve zorlu mücadele bizi bekliyor. Sadece yasaların değişmesi ile biz özgür yurttaşlar olmayacağız. Bu yasa değişikleri gerekli olan bir şeydir ama yeterli değildir. Kadınlar yurttaş olmalıdır, kadınlar birey olmalıdır. Demokrasi böyle gelecektir. Ama demokrasimizde ki sancılı süreç kadınlarımızı da etkiliyor. Kanunda eşitlik yazmanın yeterli olmadığını görüyoruz. Eşitsiniz diyorlar ama bizim ayağımızda prangalar var. Çocuklarımız okuldan biz alıyoruz. Evimizi idare ediyoruz ve çalışıyoruz. Bunun yeterli olmadığını gördük. Bizler kadınlar gibi siyaset yapmayı öğrendik. Siyasetin normalininde bu olmasını gerektiğini öğrendik. Kadınlar mücadelesi Türkiye demokrasisine çok şey kazandıracaktır” dedi.
Konuşmaların ardından Ege Bölgesi Sanayi Odası Vakfı tarafından panelistlere ve konuşmacılara plaketleri taktim edildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: