AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partinin 7. Olağan Kongresi sonrası toplanan yeni MKYK toplantısının ardından açıklama yaptı. Çelik, AKP Merkez Yürütme Kurulu'nu duyurdu.
Yeniden Parti Sözcüsü seçilen Çelik, "AK Parti Genel Başkanvekilliğine Binali Yıldırım ve Numan Kurtulmuş getirildi.
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nda, Binali Yıldırım, Numan Kurtulmuş, Ömer Çelik, Erkan Kandemir, Fatih Şahin, Hayati Yazıcı, Ali İhsan Yavuz, Hamza Dağ, Efkan Ala, Jülide Sarıeroğlu, Özlem Zengin, Mehmet Özhaseki, Nurettin Canikli, Vedat Demiröz, Mustafa Şen, Leyla Şahin Usta, Ömer İleri ve Çiğdem Karaaslan yer aldı. Naci Bostancı Grup Başkanı olarak görevine devam ediyor. Mahir Ünal, TBMM'de Grup Başkanvekili oldu, diğer Grup Başkanvekilimiz Mustafa Elitaş oldu. Bülent Turan, Emin Akbaşoğlu ve Cahit Özkan Grup Başkanvekilimiz" dedi.
Çelik, 'kabine değişikliği' ile ilgili soruya ise "Cumhurbaşkanı takdirinde bir konu. Ama siz de bilirsiniz bu tip durumlardaki bütün tahminler boşa çıkar. Listelerin de çoğu kez uydurma olduğunu görmüşsünüzdür. Ne zaman, nasıl yapılacağı Genel Başkanımızın takdirindedir" yanıtını verdi.
Çelik ayrıca İstanbul Sözleşmesi ile ilgili soruya da şöyle yanıt verdi:
"Burada önemli olan, egemen bir devlet olarak Türkiye bu hakkını kullanmıştır. Kim ne derse desin kadın haklarını güçlü bir şekilde savunuyoruz, bunu ahlaki bir zorunluluk olarak görüyoruz. Kadın haklarını güçlü bir şekilde savunmaya, kadınlarımızın kazanımlarını korumaya ve artırmaya güçlü şekilde devam edeceğiz."
'Seçimlere müdahale ile suçluyorsa ortaya somut bir kanıt koysun'
Çelik konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Fransa Devlet Başkanı Sayın Macron'un sayın Cumhurbaşkanımızla yaptığı video görüşmesi son derece olumlu geçmişti. Doğrusunu söylemek gerekirse hepimiz sayın Macron'un oradaki çizgisini korumasını çok arzu ederiz. Akdeniz, Suriye, Libya'daki sorunlar konusunda tabii ki köklü ilişkilerimiz olan, müttefikimiz olan Fransa ile samimi, yapıcı bir diyalog olmasını isteriz. Cumhurbaşkanımız muhataplarıyla bu diyaloğa her zaman hazır olduğunu söylüyor. Sayın Macron'un geçmişteki üslubunu bırakarak ortaya koyduğu yaklaşımını hepimiz olumlu bulmuştuk. Sayın Macron'un açıklamasının video konferanstaki olumlu çizgiyle uyumlu olduğunu söyleyemeyeceğim.
Avrupa'daki aşırı sağcıların, faşistlerin dilidir bu. Bu konuda Fransız yönetimiyle açık bir diyalog içerisinde olmak isteriz. Fransa'daki Müslüman grup barışçıl, iyi nitelikleri olan insanlardan oluşan topluluktur. Bu şekildeki söylemler maalesef onları da rahatsız eden Fransa kamu düzeninin dengesini bozan yaklaşım. Seçimlere müdahale ile ilgili herhangi bir devlet başka devleti suçluyorsa ortaya somut bir kanıt koysun. 'Ben böyle düşünüyorum' yaklaşımının diplomatik teamülde yeri yoktur."
Yorumlar
Kalan Karakter: