Kozbeyli Turizm Çekim Merkezi Olmayı Hedefliyor
Bu yazıma esasında “Kozbeyli Sohbetleri” diye başlamayı çok isterdim. Çünkü bir eylül ayının son günlerinde Kozbeyli’ nin güzel mekânı “Kozbeyli sofrasında” Kozbeyli doğumlu üstat şair ve yazar Hüseyin Yurttaş – “köy deyimi” ile eskilerden Vedat Bülbül – Turan Aktaş ağabeylerim ve yıllardır tanıyor olmaktan keyif aldığım Mehmet Demir kardeşimle öyle güzel bir sohbet yaptık ki, rakı şişesi bile mest oldu. Nasıl olmasın her birinin ağzından o kadar güzel hikâyeler döküldü ki, hikâyelerin her birisi usta bir kalemin elinden bestsellere dönüşür. O işi ben beceremem ama dilimin döndüğü, kalemimin yazdığı kadar sizlere başka yazılarım da bu köyün ilginç hikâyelerini aktarmaya çalışacağım. Aynı yerde, aynı sofra da, aynı ağabeylerimle ve Mehmet kardeşimle Kozbeyli’ nin güzel hikâyelerine tez elden dönmeyi çok istiyorum. Ama serde Turizmci olmak var ya, bu sebepten iki sözümüzden birisi illa ki turizm olacak. Ben ilk defa 1984 yılında Foça’ya duyarlı merhum İsmet Üge-Mehmet Söylemezoğlu ile Yeniköy üzerinden Kozbeyli’ ye çok gittim. Yeniköy’ü geçtikten sonra yolun sol tarafı gür orman ve yol kenarında gürül - gürül akan çeşmeye çakılmıştı gözlerim. Bu çeşmenin başında daha sonra rakı-karpuz-peynir keyfi yaşamıştık. O zaman yol daha dar ve topraktı. Yavaş yavaş ilerledikten sonra ince, küçük bir tabela gördüm. Üzerinde Kozbeyli yazıyordu. Çok sürmedi biraz sonra köyün içine girdiğimizde gözlerime inanamadım. Her tarafı tarih kokan birbirinden güzel ustaca işlenmiş taş evleriyle, dar sokaklarıyla, küçük meydanıyla, göğe erecek gibi süzülen ince minaresiyle, çeşme ve dereleri ile dik bir yamaca kurulmuş muhteşem bir köy. Hemen oracıkta aklıma Turizm bakanlığının Kozbeyli için, neden acaba “gezilip görülecek yer” anlamını taşıyan sarı tabelayı, ana yol üzerine koymadığı geldi. O gün arkadaşlarım köy kahvesinde çaylarını yudumlarken ben keyifle köyün her tarafını dolaştım. Açıkça söyleyeyim bu köyde Turizm gelişmesi için gerekli her türlü nüvenin varlığına tanıklık ederken buraya gelmekten çok mutlu olduğumu hissediyordum. O yıllarda köy kahvesinden başka bir şey yoktu. Buna rağmen konum, yerleşim, evler, meydan, manzara, uzaktan görünen deniz beni çok etkilemişti. Sonra ki yıllarda yolum düştükçe uğradım Kozbeyli’ ye her defasında biraz daha sevdim. İnsanlarını tanıdıkca, tarihini öğrendikçe ne yalan söyleyeyim bu köye daha çok bağlandım. KOZBEYLİ’YE TURİST GEREK Bir yaz mevsiminde Foça’dan dört turisti alıp Kozbeyli’ye götürdüm. Köy meydanında arabamı park ettim. Aynadan yüzlerinde ki ifadeyi görmeye çalıştım. Onlarda benim 1984 de yaşadığım mutluluğu ve şaşkınlığı etrafı izlerken yaşıyorlardı. Arabadan indik. Yürümeye başladık. Sağda ki hediyelik dükkânlarını gezdik. Pek hoşnut oldular. Şakir’in kahvesinin sağından köyün dar sokaklarına girdik. Her bir evin her bir bakire güzelliğin resmini çekerek ilerledik. Aşağı-yukarı-sağa-sola ve ustaca işlenmiş evlerin taşlarına dokuna, sıvazlaya dolaştık. Geçmişte bu köyde Türklerle – Rumların bir arada nasıl kardeşçe yaşadıklarını, içtikleri şarabı kendilerinin nasıl ürettiklerini, kızların servis yaptığı Rum Meyhanelerinde, dönemin hüküm süren gece hayatını hayallerimizde canlandırdık. Yorgunluğumuzu atmak ve birer dibek kahvesi içmek için Şakir’ in kahvesinin köy meydanı manzaralı bahçesine oturduk. Kendi aramızda konuşmaya başladık. “ Bu köye; bugün turistin gelebilmesi için atalarımız yer seçimi dâhil olmak üzere, öylesine özenle taş evler yapmış ve bu günlere taşımışlar ki, bu gün sadece bakım onarım ve çevre düzenlemesi kalmış geriye. Elbette konaklama ve yeme içme mekânları da gerekli. Şu an için bu ihtiyaçlara cevap verebilecek köy içinde ve yakılarında tesisler var.. Bu konuda Foça belediye başkanlığı tarihi çapkınoğlu meyhanesinin restoasyonunu yaptırdı. Kullanıma açıldı. Foça kaymakamlığı ,Yeni Foça tarafından gelen köye giriş yolunu, dokuya uygun olarak arnavut taşları ile yenildi. Köy meydanında yine meydanda özel idareye ait taş bira onarıldı, belediyeye teslim edildi. İki adet konaklama tesisi hizmet vermeye başladı. Gediz Üniversitesi koruma amaçlı plan çalışması başlattı. Bütün bunlar gelecekte güzel şeylerin olacağına işarettir. Ben Kozbeyli’nin gelecekte turizm çekim merkezi olarak hakettiği yere geleceğine inanıyorum. Ancak köyün, bir an önce yerli-yabancı turistin tur ile veya münferiden gelen turiste hazır hale getirilmesi için daha çabuk hareket edilmesine ve köydeki tüm dinamiklerin harekete geçmesinin lazım olduğuna kesinlikle inanıyorum.