Eskiyörük'ten üreticinin elinde kalan sütlere öneri: "İzmir'de süt tozu tesisi açılmalı"

Gerçek Haberci'nin haberine göre Tire Süt Kooperatifi Yönetim Kuru Başkanı Mahmut Eskiyörük, önemli açıklamalarda bulundu. Eskiyörük, tarımda istikrar sağlanamadığını aktararak, “İzmir’de süt tozu tesisi açılmalı. Gün geliyor süte talep oluyor, bazen ise fazlalık oluyor. Şu anda ihracat olmazsa biz üretilen sütü tüketemeyiz. Bunlar yaşandığı zaman keşke üreticinin elinde kalan sütler alınarak toz haline getirilse” diye konuştu. “Tarımda şirketleşmeye karşıyım” Avrupa’da yıllık kişi başı 100 litre süt içildiğini vurgulayan Eskiyörük, Türkiye’de 30 litre içildiğini aktardı. Eskiyörük, Avrupa’da bu alışkanlık çocuklukta başladığına dikkat çekerek, “Kooperatiflerin gelişmesi için oralardan süt alınması gerekiyor. Bizim sütlerimizden bu güne kadar hiçbir çocuk sorun yaşamadı. Böyle bir çalışmayı devlet başlattı ve tüm Türkiye’de süt dağıtımı başlattılar ve çocuklar sıkıntı yaşadı. Bu konuda önümüz açıldı, Tire Süt’ün marka değeri daha da arttı. Küçük aile işletmelerine sorun olarak bakılıyor, bunlara karşıyız. Küçük işletmeleri kooperatif çatısı altında birleştirmeliyiz. Bazıları şirketleştirmeye çalışıyorlar. Ben tarımda şirketleşmeye karşıyım” ifadelerini kullandı. “Diğerleri gibi sütsüz değil sütlü dondurma yapacağız” Eskiyörük, 2 milyon TL’lik yatırım ile dondurma yapacaklarını aktararak, “Yatırımlarımızı yaparken ana felsefemiz üreticilerimizden para kazanmamak. Biz peynir ile başladık, tutmadı. Hele ki kötü sütten peynir daha güzel olur. Bizi sütümüz AB kalitesinin üzerinde. Biz para kazanmak istiyoruz ki üreticimizin cebine para girsin. Dondurma daha çok para ediyormuş şimdi onu yapacağız. Ama biz sütsüz değil süt ile dondurma yapacağız. 2 milyon TL’ye yakın bir miktar ayırdık” görüşünü aktardı. “Üretici bu maliyetler ile nasıl üretebilir?” Üreticinin girdilerinin çok arttığının ifade eden Eskiyörük, “Kimse yüzde 267 artan margarini, kola fiyatını, rakı fiyatını konuşmuyor herkes sütü konuşuyor.  Fiyatı en az artan ürün süt ve süt ürünler. Üretici zarar ediyor tüketici ağlıyor. Tüketiciyi düşünmeyin, üreticiyi kurtarırsanız tüketici zaten rahatlat. Üreticiyi unutup tüketiciyi kurtarmaya çalışırsanız daha fazla ithalat yapmaya başlanır. Üretici bu maliyetler ile nasıl üretebilir? Gübre fiyatları çok arttı, bu da yeterince konuşulmuyor. Üretici gübreyi az kullanırsa verimlilik azalır ve yine açık oluşur. Üreticinin cebine giren para ile tüketicinin cebinde çıkan para arasında çok fark var. Bizim buna çözüm üretmemiz gerekiyor” açıklamasını yaptı. “Türkiye’de üretilen sütün yüzde 90’ı AB standartlarına uygun değil” Eskiyörük, kooperatiflerde çok fazla yapısal sorun olduğunu gıda açığını kapatmak için dışarıdan ürün alındığının altını çizdi ve şunları söyledi: “Diğer ülkelerdeki çiftçilerle rekabet edebilmemiz mümkün değil. Türkiye’de üretilen sütün yüzde 90’ı AB standartlarına uygun değil. Türk çiftçisinin en büyük sıkıntısı kuraklıktır. Onların avantajı 12 ay bol otlarda besleniyorlar. Biz ise 6 ay yağmur yağmasa sıkıntı yaşıyoruz. Türkiye’de kimse hangi üründen ne kadar üretildiğini söyleyemez. Plansız bir üretim var, elimizde veri yok. İneklerimizi dışarıdan besliyoruz, gıda açığını kapatmak için dışarıdan ürün alıyoruz. Üretimi planlayabilsek birçok sorun çözülecek.”